İçeriğe geç

Osmanlıda Hâmîlik geleneği nedir ?

Osmanlı’da Hâmîlik Geleneği Nedir? Geçmişin Sponsorluk Sistemi mi, İyilik Ekosistemi mi?

Bir düşünün… Günümüz influencer’ları “marka iş birliği” peşindeyken, Osmanlı’da insanlar “hâmîlik” peşindeydi! Evet, yanlış duymadınız. O zamanlar kimse “PR çalışması” falan demezdi; ama biri biriyle ilgilendi mi, ömürlük bağlar kurulurdu. Hâmîlik, bir nevi o dönemin LinkedIn ağıydı diyebiliriz — ama biraz daha kahve kokulu, biraz daha divan üslubunda!

Hâmîlik: Osmanlı’nın Sosyal Destek Zinciri

Osmanlı’da “hâmî”, sadece para veren veya koruyan kişi değildi. Hâmî, bir sanatçının, şairin, hatta zanaatkârın arkasındaki görünmeyen kahramandı. Bugünkü tabirle; “sponsor, danışman, koç ve terapist” karışımı bir figür. Bir şairin hâmîsi varsa, o şairin geleceği garantiydi. Yoksa… Eh, o zaman kaderine kürek çekmek kalıyordu.

Mesela bir beyefendi düşünün: Divan şiirine meraklı, bir şairin elinden tutuyor, “Gel evladım, şu kasideyi yaz da sarayda okutalım” diyor. İşte o, dönemin en havalı ‘networking’ hamlesi! Çünkü Osmanlı’da iyi bir hâmî bulmak, bugün doğru yatırımcıyı bulmaktan bile zordu.

Hâmîliğin Cinsiyetli Stratejileri: Erkekler Plan Yapar, Kadınlar Kalpleri Fetheder

Erkek hâmîler genelde stratejik düşünürlerdi. Onlar için “hâmîlik”, bir itibar oyunuydu. “Ben bu sanatçıyı destekledim, bak nasıl parladı!” diyerek sosyal prestij kazanırlardı. Hani bugün bazı yöneticiler “Bu startup’a ben yatırım yaptım” diye övünür ya, işte o modelin 15. yüzyıl versiyonu!

Kadın hâmîler ise işin kalbine inmeyi tercih ederdi. Onlar genelde ilişkisel bağ kurar, sanatçıyı sadece desteklemekle kalmaz, duygusal anlamda da yönlendirirdi. Mesela bir şair üzgünse, “Evladım sen bu kadar kasvetle şiir yazarsan kim dinler?” deyip tatlı bir tokatla motivasyon sağlarlardı. Bir nevi Osmanlı dönemi ‘yaşam koçluğu’ yani.

Yani erkek hâmî: “Bu işi planlayalım.”

Kadın hâmî: “Bu işi hissedelim.”

Sonuç: Ortaya hem stratejik hem duygusal olarak sağlam eserler çıkardı.

Hâmîlikte Mizah, Dostluk ve Kültürel Akış

İşin güzel yanı, hâmîlikte sadece resmiyet yoktu; bir nevi dostluk kültürü vardı. Hâmî, sanatçının sıkıştığı yerde bir kahveyle belirir, “Evladım o beyiti biraz kısaltsan daha akıcı olur” derdi. Şair de “Siz bilirsiniz efendim” deyip hemen düzeltirdi. Bugünün editör-yazar ilişkisi gibi düşünün, ama arada bir kahve, biraz kahkaha ve çokça tevazu vardı.

Hâmîlik, Osmanlı’da sadece sanatla sınırlı da değildi. Zanaatkârlar, tüccarlar, hatta bilim insanları bile bir hâmînin koruması altına girebilirdi. Bu sistem, bir bakıma toplumun kendini destekleme mekanizmasıydı. “Bir elin nesi var, iki elin sesi var” deyiminin en canlı örneği!

Hâmîlik ve Günümüz: Hâlâ Aramızda mı?

İşin en ilginç kısmı şu: Osmanlı’daki hâmîlik kültürü aslında bugün hâlâ yaşıyor. Sadece adını değiştirdik. Şimdi adı “mentor”, “danışman” ya da “koç”. Ama özünde hâlâ aynı: Birinin potansiyeline inanmak, onu desteklemek ve yol göstermek.

Fakat gelin dürüst olalım… Osmanlı hâmîleri bugünün sosyal medyasında olsaydı, muhtemelen şöyle paylaşımlar yaparlardı:

💬 “Yeni şairimle çalışmaya başladım, yakında kaside geliyor 🔥”

📜 “Bir sanatçıyı desteklemek, bir medeniyeti büyütmektir.”

HâmîLife #OsmanlıMentoru #KasidelerleYükseliyoruz

Birlikte Gülelim: Peki Sizin Hâmîlik Tarzınız Hangisi?

Şimdi düşünün: Siz olsanız hangi tarz hâmî olurdunuz? Stratejik ve planlı mı, yoksa empatik ve yüreğiyle rehberlik eden mi? Belki de ikisinin karışımı — hem kahveni içerken plan yapar, hem de bir şiir beğenince gözleriniz dolardı!

Yorumlara yazın: “Osmanlı’da yaşasaydım şu kişiye hâmî olurdum!” deyin, bakalım kimlerin gönlünde hangi sanatçılar yer edecek?

Belki de hepimiz, birilerinin ilhamına gizli birer hâmîyiz…

4 Yorum

  1. Leman Leman

    Hâmî, Osmanlı toplumu gibi sosyal, onur, statü ve mertebelerin mutlak egemen bir hükümdar tarafından belirlendiği bir toplumda, sanatçının belli bir kültür çerçevesinde sanatını ifade edebilmesine yardımcı olan kişidir. Günümüz işletme ve kurumlarında ise, Hamilik kavramı, daha ziyade mesleğinin inceliklerine vakıf bir personelin (mentor) işe yeni başlayan bir çalışana (mentee) iş hayatı kapsamında koçluk, kılavuzluk ve rehberlik yapmasını öngören bir eğitim metodu olarak algılanmaktadır.

    • admin admin

      Leman! Paylaştığınız değerli öneriler, yazının eksiklerini tamamladı, metni daha güçlü hale getirdi.

  2. Pınar Pınar

    Himaye veya protektora (Fransızca: protectorat, İngilizce: protectorate), uluslararası ilişkilerde devletlerin birbirini tek taraflı olarak koruma alması uygulamasına verilen addır . Hami varlık, (protector spirit), pek çok tradisyonda, eski uygarlıklarda ve çeşitli dinlerde çeşitli adlarla sözü edilen, her insana yaşamı boyunca yardım eden, ona rüyalar, sezgiler ve olaylar yoluyla mesajlar vererek yardımlarda bulunan, görünmez koruyucu varlığa verilen addır .

    • admin admin

      Pınar! Her fikrinize katılmasam da katkınız için teşekkür ederim.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

şişli escort
Sitemap
betexper girişsplash